Ülkemizde maden arama ve üretim faaliyetlerine devam eden Ariana Resources, Salınbaş Projesi’nde JORC uyumlu kaynak miktarında güncellemeye gitti. Şirket paylaştığı güncellemede Salınbaş Projesi’nin 1 milyon ons olarak bilinen kaynak miktarını 1,5 milyon ons olarak revize etti.
Projedeki toplam kaynak miktarının yüksek tenörlü Salınbaş sahası ile düşük tenör-yüksek tonaja sahip Ardala sahasının kaynaklarının toplamından oluştuğuna dikkat çeken şirket, her bir sahadaki kaynak miktarını ayrıca paylaştı. Buna göre; Salınbaş sahasında; 8,4 milyon ton içerisinde 2,21 g/t Au + 16,9 g/t Ag tenör ile 0,6 milyon ons altın ve 4,6 milyon ons gümüş bulunduğu bilgisi paylaşıldı. Ardala sahasında ise 66,4 milyon ton içerisinde 0,44 g/t Au tenör ile 0,9 milyon ons altına ek olarak 3,3 milyon ons gümüş, 110 bin ton bakır ve 4 bin 200 ton molibden yer aldığı belirtilirken aynı zamanda bu malzemenin içerisinde yer alan 32,5 milyon ton içerisinde 0,51 g/t Au, %0,21 Cu, %0,01 molibden bulunduğuna da dikkat çekildi.
Son güncelleme sonrası kaynak sınıflandırmasının %35’inin ölçülmüş (measured) ve belirlenen (indicated) kategoride bulunduğunu not eden Ariana Resources, tüm ruhsatlarda devam etmekte olan “Çevre Etki Analiz” çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu aktardı.
Şirket ayrıca Ardala, Salınbaş ve Hızarlıyayla ruhsatlarında bulunan farklı bölgelerde yapılacak sondaj çalışmaları için planlama sürecinin devam ettiğini not etti.
Ariana Resources Genel Müdürü Kerim Şener, kaynak güncellemesi ile ilgili şu cümleleri kullandı: “Yeni kaynak kestirimi kaynak miktarında önemli bir artış sağladı. Kaynak kestirimi aynı zamanda projenin multi-milyon ons ve birçok emtia içerme potansiyelini onayladı ve projenin ilerleyen dönemde büyüme olasılığını ortaya koydu. Bölgenin zenginliği, ruhsatlarımızın güneyinde bulunan 4 milyon onsluk Hod Maden sahası örneğinde olduğu gibi civarda bulunan büyük ölçekli bakır-altın sistemlerinin varlığı ve Ardala, Hızarlı yayla ruhsatlarında bulunan porfiri merkezlerinde karşılaşılan alterasyon sistemlerinin boyutları ile kanıtlanmıştır. Şimdiden 100 kilometrekarelik alan içerisinde 10 milyon onstan fazla bir potansiyel ile büyük miktarda altın ve bakır içeren bir bölgenin merkezinde iyi bir konuma sahibiz.
Bu heyecan verici projede Özaltın Holding ve Proccea Construction arasında gerçekleşen yeni anlaşma kapsamında önümüzdeki aylarda gerçekleştireceğimiz arama çalışmalarını heyecanla bekliyoruz.”
Ariana Resources, Salınbaş Projesi’ndeki kaynak güncellemesinin yanı sıra geçtiğimiz dönemde KEFI Minerals ile imzalanan anlaşmada değişikliğe gidildiğini de kamuoyu ile paylaştı.
Açıklamada; ilk olarak 16 Ekim 2019 tarihinde duyurulan anlaşmanın son halinde Kızılçukur Projesi’nin %2’lik net izabe gelirinin (NSR) yer almayacağı ve Doğu Akdeniz Mineralleri’nin Ariana Resources’in iştraki tarafından satın alınmayacağı bilgisi yer aldı.
KEFI Minerals’in 2007 yılından bu yana Türkiye’de gerçekleştirdiği çalışmaları içeren veri bankasının Ariana Resources’a aktarılacağı belirtilirken ayrıca Ariana’nın KEFI Minerals’a 75.000 sterlin daha ödemesi halinde Doğu Akdeniz Minarelleri’nin elinde bulundurduğu Koza Altın İşletmeleri’ne ait Yatık Projesi’ndeki %2,5 net izabe gelirine sahip olacak. Bu durumda proje üretime geçmesi halinde Koza Altın tarafından Ariana Resources’a verilecek izabe gelirlerinin, maliyetler düşüldükten sonraki %50’lik kısmı KEFI Minerals’a geri ödenecek.
Kerim Şener, iki şirket arasında imzalanan anlaşma ile ilgili şunları söyledi: “Doğu Akdeniz Mineralleri üzerine gerçekleştirilen detay çalışma sonrasında, Ariana Resources ve KEFI Minerals anlaşma üzerinde değişiklikler yapmak istedi. Bu değişiklikler arasında en önemli olan, orijinal anlaşmada yer alan Doğu Akdeniz Mineralleri’nin, Ariana Resources tarafından satın alınmasının gerçekleşmeyecek olması oldu. Bunun yanında verilecek olan Kızılçukur Projesi’nin %2,5 net izabe geliri iptal edildi ve bunun yerine Koza Altın’ın sahip olduğu Yatık Projesi’ndeki %2,5 NSR şartların gerçekleşmesi halinde Ariana Resources’a verilecek. Bu NSR, Ariana’nın sahip olduğu ilk NSR olma özelliğine sahip ve aynı zamanda Koza Altın ve diğer birkaç şirket tarafından aktif olarak araştırılan ve geliştirilen bir bölgenin gelecekte ulaşacağı değeri temsil ediyor.”
