Endüstriyel dijital dönüşüm, üretimdeki verimliliği, esnekliği ve sürdürülebilirliği artırma
amacıyla hızla ilerlerken, SCADA (Supervisory Control and Data Acquisition) sistemleri bu sürecin merkezinde yer alıyor. Endüstriyel otomasyonun ayrılmaz bir parçası olan SCADA çözümleri, hızla değişen ve rekabetin yoğun olduğu sektörlerde her zaman yeterli olmayabiliyor. Bu noktada, Mitsubishi Electric’in global yazılım grubu ICONICS tarafından geliştirilen düşük kodlu SCADA çözümleri, yeni nesil otomasyon ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler sunuyor.
Mitsubishi Electric’in düşük kodlu SCADA çözümleri, günümüzdeki endüstriyel ihtiyaçlara etkin bir şekilde yanıt verirken, gelecekteki dijital dönüşüm süreçlerine de esneklik ve uyum
sağlıyor. Bu çözümlerle, endüstrinin görsel denetim alanında geleceğine yön veriliyor.
ICONICS SCADA, sunduğu kolay kullanım, maliyet tasarrufu, hız ve esneklik avantajlarıyla işletmelerin fabrika otomasyondaki zorlu süreçlerin üstesinden gelmelerine yardımcı oluyor.
Bu çözümler, üretim süreçlerini daha verimli hale getirirken, veriye dayalı yetenekleri geliştirerek işletmelerin değişen rekabet şartlarına uyum sağlamasını kolaylaştırıyor. Düşük kodlu mimari üzerine kurulan ICONICS SCADA, yüksek performans ve ölçeklenebilirlik sunarak birçok endüstriyel sektörde geniş bir kullanım alanı buluyor. ICONICS SCADA, sistem entegratörlerinden son kullanıcılara kadar gelişmiş özellikler sunarak maliyetleri düşürmeye yardımcı oluyor. Böylelikle işletmelerin dijital dönüşüm süreçlerinde stratejik bir itici güç olarak öne çıkıyor ve gelecekteki akıllı üretim ihtiyaçlarına uyum sağlıyor.
Mitsubishi Electric’in düşük kodlu SCADA çözümleri, görsel arayüz ve sürükle-bırak özellikleriyle programlama bilgisi gerektirmeden SCADA sistemlerinin yönetimini ve geliştirilmesini kolaylaştırıyor. Geleneksel yazılım geliştirme süreçlerinin ötesine geçerek, uygulamaların hızla oluşturulmasını ve projelerin daha kısa sürede tamamlanmasını mümkün kılıyor. Bu sayede yazılım geliştirme maliyetleri azaltılırken, mevcut personelin
kendi ihtiyaçlarına uygun çözümler üretmesi sağlanıyor. Öte yandan, yazılım geliştirme süreçlerini daha geniş bir kitle için erişilebilir hale getirerek çalışanların kendi sorunlarını çözmelerini ve yenilikçi fikirler ortaya koymalarını teşvik ediyor.
Yazının Devamı Madencilik Türkiye Dergisi’nin 123.sayısındadır.
