1.Giriş
Maden işletme alanları ile tarım alanlarının çakışması sıkça yaşanabilmektedir. Tarım arazilerinde madencilik “Tarım Arazilerinin Amaç Dışı Kullanımı” izni alınarak gerçekleştirilmektedir. Tarım alanlarında madencilik konusunda en çok sorunlar zeytinlik alanlarda yaşanmaktadır. Maden alanları ile zeytin alanlarının çakışması halinde “Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkındaki Kanun” (Zeytincilik Kanunu) dikkate alınmaktadır. 1995 yılında bu Kanun’un 20 (1) madde fıkrasında yapılan değişiklik sonucunda zeytinlik sahalarına 3 km mesafe içerisinde madenciliğe kısıtlama getirilmiştir. Ancak, uygulamada; yapılacak madenciliğin zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine engel olup olmayacağı incelenmeden, 3 km’lik mesafe içinde madenciliğe izin verilmediği görülmektedir.
Ayrıca, Zeytincilik Kanunu’nda ve bu Kanuna dayalı yönetmelikte zeytinlik sahasının tanımı yapılmamış olmasına rağmen kimyevi atık, toz ve dumanla ilgili yasaklamalar getirilmektedir. Bu yasaklamalar nedeniyle çok değerli maden rezervlerinin bulunduğu Marmara, Ege ve Akdeniz Bölgelerinde madencilik yatırımları ve faaliyetleri yapılamaz duruma gelmekte, hatta madencilik tesisleri kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadır. Zeytinlik alanlarda madencilik konusunun çözüme kavuşturulması madencilik sektörünün beklentisidir. Bu çalışmada, zeytinlik alanlarında madencilik için öngörülen mevzuatın yarattığı sorunlar tartışılmıştır. Akdeniz’e kıyısı bulunan zeytincilik sektöründe gelişmiş ülkelerin madencilik konusundaki mevzuat uygulamaları da dikkate alınarak Türk maden mevzuatında gereken düzenlemelerin yapılması için önerilere yer verilmiştir.
2. Zeytinlik ve Maden Alanlarının Çakışmaları Konusunda Yaşanan Sorunlar
3573 sayılı Kanun, ilk kez 26.01.1939’da yürürlüğe girmiş ve o günkü koşullarda zeytin alanlarının geliştirilmesi amacını taşımaktaydı. Bu kanun yürürlüğe girdiği tarihten sonra değişiklikler geçirmiş olup halen yürürlüktedir. Bu Kanunda özellikle 1995 yılında, 20. maddenin 1. fıkrasında yapılan değişiklik sonucu, “Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez” hükmü öngörülmüştür.
Maddeye göre; zeytinliklere 3 km mesafe içinde madencilik yapılması, ancak zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine engel olacak ise engellenebilir. Ancak, “zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine engel olacak kimyevi atıklar ve limit konsantrasyonlar ile toz ve duman limit konsantrasyonları” belirlenmemiştir. Uygulamada; yapılacak madenciliğin zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine engel olup olmayacağı incelenmeden, 3 km mesafe içinde madenciliğe izin verilmemektedir. Düzenlemede ayrıca, katı alan kapatma anlayışıyla zeytinliklerin etrafında 3 km koruma bandı oluşturulmasının abartılı olduğu dikkat çekmektedir.
Yazının devamı Madencilik Türkiye Dergisi 96. sayı 104. sayfadadır.
Yazının devamını buradan okuyabilirsiniz.