Amerika Birleşik Devletleri’nin özellikle Batı bölgeleri 1800’lerin ortalarında şahit olunan “Altına Hücum” hareketi ile anılmaktadır. Dönemin ekonomik koşulları da dikkate alındığında, kolay yoldan zengin olmak isteyen başta Amerikalı olmak üzere dünyanın her yerinden yaklaşık üç yüz bin insan, altın bulunduğu haberinin duyulduğu bölgelere akın ederek ülkenin batı bölgelerini dolaşmıştı.

Altına hücum dönemi batı eyaletlerinin kurulmasında en önemli unsur olarak görülmektedir. Altın arayışı sayesinde bölgede binlerce maden kampı kurulmuş olsa da bunların çoğu, sakinlerin toplanıp yeni fırsatlar sunan bölgelere veya daha rahat imkanlara sahip kasabalara taşınması nedeni ile yalnızca birkaç ay veya birkaç yıl ayakta kalabildi.

Büyük maden sahaları üzerine kurulan bazı kamplar ise önce kasabalara, sonda şehirlere dönüştü. Birkaç şehir ise özellikle 1890’larda öne çıkan büyük bakır madeni kampları ile dünya çapında bilinen önemli sanayi merkezleri haline geldi.

150 yıldan fazla bir süredir ayakta kalan ve tarihteki önemli dönüm noktalarından birisine tanıklık eden maden kasabaları arasından derlenen 10 önemli yerleşim yerini inceleyeceğiz.

1-Butte, Montana

Tarihsel önemi düşünüldüğünde açık ara en önemli maden kasabalarından birisi olan Butte, 1860 yılında plaser altın madenciliği kampı olarak kurulmuş, 1870’lerde plaser kaynakların tükenmesi ile ise âtıl kalmıştır.  1870’lerin sonunda gümüş madenciliği ile hayata dönen Butte’nin geleceğini şekillendiren ise cevherlerdeki yüksek bakır içeriği oldu.

Elektrik kullanımının yaygınlaştığı 1882 yılları itibari ile büyük bir bakır üreticisi haline gelen Butte, 1896 yılına gelindiğinde küresel bakır üretiminin %25’ini gerçekleştirmekte ve 8.000’den fazla kişiye istihdam sağlamaktaydı. 100.000’den fazla nüfusa sahip olduğu 1910 yılı ise Butte’nin zirveye ulaştığı yıl olarak kayıtlara geçti.

Tarihi binalar, maden kuleleri, müzeler ve tarihi mekanlarla dolu büyüleyici bir şehir olan Butte, günümüzde turizm merkezi olarak varlığını sürdürmektedir.

2-Virginia City, Nevada

1850’lerin sonunda California’daki plaser yataklarının tükenmeye başladığı dönemde sıra dağların diğer ucunda büyük ölçekli gümüş keşifleri yapılmaya başladı. Neredeyse 10 yıldır bölgede plaser altın madenciliği yapan madenciler, gümüşten bir dağın üzerinde yaşadıklarının farkında değildi. Bu keşifler Nevada’da bulunan Virginia City’nin oluşmasına neden oldu.

Virginia City’nin çevresinde bulunan maden bölgesi Comstock Lode olarak bilinmekte ve tarihteki en zengin keşiflerden birisi olarak nitelendirilmektedir. Comstock bölgesinin zenginliği o kadar göz alıcıydı ki Hükümet, 1864 yılında Nevada’yı acele ile eyalet ilan etmek zorunda kaldı. Oldukça derinlere kadar takip edilen cevher yatakları madencilik sektöründe gerçekleştirilen birçok inovasyonun, Comstock Madenleri’nde hayata geçmesine neden oldu.

Günümüzde Virginia City oldukça popüler bir turizm merkezi olarak bilinmekte ve geçmişleri 1860’lara uzanan birçok tarihi binaya ev sahipliği yapmaktadır. Kasabada ziyaret edilecek birçok müze ve tarihi maden sahaları da bulunmaktadır.

Yazının devamını buradan okuyabilirsiniz.

UYARI

Bu haber bir “Madencilik Türkiye Dergisi” haberidir. Her Hakkı Mayeb Ltd.’ye ait olup izinsiz olarak kopyalanıp yayınlanması suçtur ve yasaktır. Kaynak gösterilmeden kullanılması durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Kaynak gösterilerek kullanılmak istenmesi halinde “Bu haber/makale Madencilik Türkiye Dergisi’nden alınmıştır” ibaresi ile birlikte haberin linki verilmeli, link de web sitemize yönlendirilmelidir.

Epiroc
Önceki İçerikAltın ve Gümüş Üreticilerinin Devlet Hakkı Oranı Yüzde 25 Arttırıldı
Sonraki İçerikBakır Fiyatları Altın ve Gümüş ile Yarışıyor