1.Giriş

İstanbul çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve nüfusu giderek artmıştır. Bu nüfus ve nüfus artışı sanayileşmeyi de beraberinde getirmiştir. Enerji temini için önemli adımlar atılmış ve bu doğrultuda Silahtarağa Santralı kurulmuştur. Bu santral için gerekli olan kömür, bölgenin yakınında bulunan Ağaçlı yöresinden temin edilmiştir. Burada çıkarılan kömür 1. Dünya Savaşı döneminde özel olarak inşa edilen demiryolu hattıyla Silahtarağa Santralı’na taşınmıştır. Bu santrale kömür sağlanması, santralın kapatıldığı 1983 yılına kadar devam etmiştir. Aynı dönemde ve uzun yıllar Ağaçlı bölgesinden sağlanan kömür İstanbul’da özellikle konutların ısıtılmasında kullanılmıştır. İstanbul’a 1992 yılından itibaren doğalgazın getirilmesi sonrasında ise hava kirliliğine sebep olduğu öne sürülen Ağaçlı kömürlerinin kentsel ısınma için kullanımından vazgeçilmeye başlanmıştır. Devamındaki süreçte İstanbul’un artan nüfusuna ve giderek artan hava trafiğine mevcut alanların yeterli olamayacağı düşüncesiyle yeni planlanan 3. Havalimanı, Ağaçlı ve çevresindeki terkedilmiş ya da faaliyet halindeki maden sahalarını içerisine alacak şekilde planlanmıştır. Bu çalışmada Kilyos-Karaburun kömürlerinin 100 yılı aşan sürede ülkemiz için sağladığı faydalar ve 1992 yılında doğalgaza geçiş sonrasındaki durumu açıklanmıştır.

2. Geçmişiyle Ağaçlı Bölgesi Kömürü ve Bölgenin İstanbul’un Isınmasındaki Rolü

İstanbul, doğalgaza geçiş tarihi olan 1992 yılına kadar ısınmasında genel olarak odun ve kömür kullanmaktaydı. Buna paralel olarak şehrin aydınlatılması başta olmak üzere birçok hizmetin yerine getirilmesi için gereken elektrik yıllarca kömür sayesinde üretilebilmiştir. Bu üretimin lokomotifi de Silahtarağa Elektrik Santralı olmuştur. 1902 yılında Tarsus yakınlarında kurulan küçük çaplı bir hidroelektrik santralın dışında, Silahtarağa Santralı, Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk enerji tesisiydi. Santralın ilk açıldığı 1914 yılında Osmanlı içerisinde elektrik yatırımı kent yönetimlerini ilgilendiren yerel ölçekli konular olarak görüldüğünden sanayide elektrik kullanım miktarı düşüktü. Ancak, İngiltere’deki dönemin en büyük santrallarıyla benzer özelliklere sahip olarak kurulan bu Santral 1914 yılından kapandığı 1983 yılına kadar İstanbul’un aydınlanmasını ve ısınmasını sağlamakla kalmamış, İstanbul’da Türkiye’nin büyük ölçekli bir sanayisinin kurulmasına da öncülük etmiştir. Buna paralel olarak Kilyos-Karaburun Bölgesi 50’yi aşkın yılda, 1990’lı yıllara kadar İstanbul’un %80-90’lık yakıt ihtiyacını karşılayarak petrol krizi başta olmak üzere ülkenin ve İstanbul’un en kritik zamanlarında enerji kaynağı olarak büyük rol üstlenmiştir. Ayrıca kömür üretimi faaliyetleri sayesinde bölgede kaçak yapılaşma, hazineye ait kamu arazilerinin yağmalanması engellenmiş ve orman varlıklarının da korunması sağlanmıştır15. 1998 yılında hazırlanan bir rapora göre, eğer İstanbul’da Ağaçlı kömürleri, bu kömürün karşılığı enerjiyi üretebilmek için bölgenin sahip olduğu yaklaşık 300.000 hektar ormanın İstanbul halkı tarafından ısınma için yakıt olarak kullanılması gerekecekti. Bunun sonucunda da geniş bir orman sahası katledilmiş olacaktı.

2.1. Tarihte Silahtarağa’ya Kömür Beslenmesi

Ağaçlı kömür ocaklarının tarihi çok eskidir. Madencilik faaliyetleri bu alanda ilk kez 1800’lü yılların sonlarından itibaren başlamıştır.

Yazının tamamı Madencilik Türkiye Dergisi 111. sayı 118-124. sayfadadır.

Yazının devamını buradan okuyabilirsiniz.

UYARI

Bu haber bir “Madencilik Türkiye Dergisi” haberidir. Her Hakkı Mayeb Ltd.’ye ait olup izinsiz olarak kopyalanıp yayınlanması suçtur ve yasaktır. Kaynak gösterilmeden kullanılması durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Kaynak gösterilerek kullanılmak istenmesi halinde “Bu haber/makale Madencilik Türkiye Dergisi’nden alınmıştır” ibaresi ile birlikte haberin linki verilmeli, link de web sitemize yönlendirilmelidir.

Epiroc
Önceki İçerikNumesys ve Navist Tarafından Madencilik Sektörüne Özel Sunulan Ansys Akışkanlar Analiz Hizmetleri
Sonraki İçerikDeprem Bölgesinde Atık Yönetiminin Önemi
Furkan Alga
Bilgi-İşlem Destek, İletişim / Madencilik Türkiye Dergisi