Orman Kanunu’nun 16’ncı Maddesi’nin Uygulanması Hakkında Yönetmelik 24.09.2024/32672 tarih ve sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Verilecek izinlere, rehabilite işlemlerine ve izinlerden tahsil edilecek bedellere ait iş ve işlemleri düzenleyen yönetmelik madencilik ve enerji sektörlerini yakından ilgilendiriyor.

Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Maden Hukuku Uzmanı Avukat Dr. Kerem Canbazoğlu yönetmelik ile sektörümüz açısından çok önemli değişikliklerin olduğunu dile getirirken mali açıdan ilk göze çarpan konunun mevcut orman izin bedellerine ilaveten Ek devlet hakkı çıkarıldığını aktardı. Değerlendirme Komisyonunun yetki alanının genişlediğini ve daha önce fiilen kullanılan yetkiler için Yönetmelik dayanağı oluşturulduğunu belirten Canbazoğlu ayrıca şu bilgileri paylaştı:

“Madencilik sektörü için orman izinlerinde, izin bedellerinde, temditlerde hukuki belirliliğin sağlanması ve ruhsattaki faaliyetlerle ilgili öngörülebilirliğin konusunda yeni bir düzenleme noktasında Orman Genel Müdürlüğü’nden önemli beklenti bulunmaktaydı.

2014 tarihli önceki Yönetmelik hükümleri ile birlikte değerlendirildiğinde, bazı olumlu düzenlemeler bulunmakla beraber tüm sorunların da ortadan kalktığını söyleyemeyiz.

Geçtiğimiz yıl Kanun değişikliği ile gelen Verimli Devlet Ormanı kavramı tanımlanmış oldu. Gözlemlediğimiz kadarıyla %10’dan fazla kapalı alanlar verimli ormandır şeklide hukuki süreçlerde benimsenen bir yaklaşımı vardı. Bu yaklaşım şimdi Yönetmelik tanımlar maddesine aynen yansıtıp 1, 2, 3 kapalı alanlar verimli orman alanı sayılmakta. Bunlara ilaveten, gençleştirme alanları, ağaçlandırma alanları ve bal ormanları da verimli orman sayılıyor.

Devlet ormanlarına rastlayan alanlarda önceki yönetmelikte yer alan ve Maden Kanunu’na göre tahakkuk eden devlet hakkının %30’u kadar ek devlet hakkı adı altında alınan, arazi izin bedeli ve ağaçlandırma bedeline ilave bedelin, yeni yönetmelikte tanımlanmadığı ve izin bedelleri arasında yer almadığı görülüyor. Devlet ormanlarına rastlayan madencilik faaliyetlerinde orman izin bedeline ilaveten getirilmiş olan bu bedel çıkarılmış durumdaki bu da mali yönden olumlu bir durumdur.

İzin taleplerinin e-devlet sisteminden yapılması usulü yeni yönetmelikle getirilmiş durumda. İzin başlangıç tarihine ilişkin ve orman izin bedeli hesaplamalarını etkileyen hükümlerde de değişiklikler mevcut. İzin taleplerinin değerlendirilmesinde önceki yönetmelikte de yer alan Değerlendirme Komisyonunun yetki alanı yeni yönetmelikte daha da genişlemiş, daha önce Yönetmelik hükmünde açıkça yer almayan kimi yetkiler için yeni Yönetmelik’te açık düzenlemelere yer verildiği görülüyor.

Eski yönetmelikte izin bedellerinin güncellenmelerinin BAK (Vergi Usul Kanunu yeniden değerleme) oranı ÜFE ile mi yapılacağına dair hukuki belirsizlik, ÜFE tanımının yeni yönetmelikle kaldırıp Vergi Usul Kanunu’nun ilgili güncelleme maddesine yapılan atıfla giderilmiş görünmektedir.

İzin müracaatı yapılacak alanlar için ÇED kararı alınmış olan ÇED sürecindeki (Kültür, çevre ve doğa koruma milli parklar) kurum görüşlerini tekrar almaya gerek kalmayacak şekilde getirilen yeni düzenleme de yeni yönetmeliğin olumlu yönlerinden biri olarak öne çıkıyor.

Yönetmeliğin 29. Maddesi’nde (istisnalar) başlığı altında maden gruplarına göre orman izin taleplerinin değerlendirilmesine ilişkin önemli düzenlemeler bulunuyor, bunlar arasında madencilik tekniği açısından kapalı şekilde işletilemeyecek IV. Grup maden sahalarında açık işletme için izin verilebilmesi düzenlemesi de yer almakta.

İzin bedeli hesabında önemli olan izin türü katsayısında, (Yönetmelik Ek-1) eski yönetmelikteki katsayılara göre bir değişiklik yapılmamış.

Yine izin bedeli hesaplamasında bir katsayı olan Yönetmelik Ek-2 ekolojik denge katsayısında da (izin istenen alanın orman amenajman planındaki kapalılık oranına göre alınan bedel) eski Yönetmeliğe göre bir değişiklik bulunmamaktadır.

Yönetmelik’te, izin bedeli için uygulanan 3. Katsayı olan Ek-3’teki il katsayısında bazı iller için değişiklikler yapıldığı görülmekte. Örneğin daha önce Ankara, Çanakkale, Sakarya, Yalova ile aynı il katsayı grubunda iken, şimdi bir alt gruba alınarak il katsayısı düşürülmüş durumda. Katsayısı en yüksek il yine İstanbul (katsayısı 3), ikinci sırada yine İzmir ve Kocaeli (katsayısı 2,8), 3. sıraya Antalya Çanakkale, Muğla, Sakarya ve Yalova getirilmiş ve katsayısı 2,4 olarak belirlenmiş)

Orman izinlerinde gerçekleşebilen aşımlar için, bu alanların tekrar izin konusu yapılabilmesinin zorlaştırılması için, aşım yapılan alanlarda yargı sürecinin sonuna kadar izin verilemez hükmü getirilmiş olup, daha önce zarar karşılanır ve deliller toplanmış olursa söz konusu alanın yeniden izin konusu yapılabilmesine dair husus zorlaştırılmıştır.”

Kıyaslama tablosuna buradan ulaşabilirsiniz: Orman-Kanunu-16.-Madde-Yonetmeligi-24-09-2024.pdf

UYARI

Bu haber bir “Madencilik Türkiye Dergisi” haberidir. Her Hakkı Mayeb Ltd.’ye ait olup izinsiz olarak kopyalanıp yayınlanması suçtur ve yasaktır. Kaynak gösterilmeden kullanılması durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Kaynak gösterilerek kullanılmak istenmesi halinde “Bu haber/makale Madencilik Türkiye Dergisi’nden alınmıştır” ibaresi ile birlikte haberin linki verilmeli, link de web sitemize yönlendirilmelidir.

Epiroc
Önceki İçerikPolyak Eynaz, Yeraltı Arama Kurtarma (Göçük) Modülünde En İyi Takım Ödülünü Kazandı
Sonraki İçerikAMD Başkanı Hasan Yücel’den Orman Yönetmeliği İsyanı