Su kaynaklarının mevcudiyeti, madencilik faaliyetleri için hem avantajlar hem de dezavantajlar sunar. Özellikle, ulaşım ve altyapı imkanlarının kısıtlı olduğu, şehir merkezlerinden uzak bölgelerde gerçekleştirilen faaliyetlerde, su kaynaklarına sahip olmak önemli bir avantaj olarak öne çıkar. Bu durumda, madencilik faaliyetlerinin sürdürülebilirliği için zorunlu olan kullanma suyu ihtiyacı, yer altı su kaynaklarından karşılanabilir. Bununla birlikte, su kaynaklarının varlığı, maden sahaları için önemli sorumlulukları da beraberinde getirir. Su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir kullanımı, çevresel düzenlemelere uyum ve ekolojik dengeyi muhafaza etme zorunluluğu, maden işletmecileri için önemli hususlardır. Bu bağlamda, su kaynaklarının yönetimi, madencilik faaliyetlerinin çevresel etkilerini minimize ederken aynı zamanda operasyonel verimliliği artırmak için stratejik bir öneme sahiptir.

Maden sektöründe gerçekleştirilen faaliyetler günümüzde katı denetim mekanizmaları altında yürütülmektedir. Tesislerden kaynaklı olası etkiler, tesis alanlarından yer altı ve yüzey sularına olabilecek sızıntılar ve çevredeki su kaynaklarına yönelik kontrolsüz deşarjlar olarak karşımıza çıkabilir. Buna karşın modern “Su İzleme Çalışmaları” sayesinde, sahada oluşması muhtemel olumsuz etkiler etkin bir şekilde tespit edilebilmektedir. Danışmanlık firmalarının asli görevi, bu tür problemlerin oluşmasını baştan önleyecek stratejiler geliştirmektir.

Madencilik faaliyetlerinin çevresel etkilerini doğru bir şekilde değerlendirebilmek için faaliyetlerin başlamasından önce bölgenin başlangıç durumunun iyi anlaşılması şarttır. Bu, özellikle çevredeki su kaynaklarına yönelik gerçekleştirilecek Hidrosensus çalışmaları ile sağlanabilir. Faaliyetlerin çeşitli aşamalarında (başlangıç, inşaat, işletme ve işletme sonrası) periyodik olarak yürütülen Su İzleme Çalışmaları, madencilik faaliyetlerinin çevre üzerindeki etkilerini açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Maden sahalarının jeolojik özelliklerine bağlı olarak doğal kirleticilerin varlığı da mümkündür. Bu, bölgesel cevherleşme kaynaklı potansiyel kirlilik risklerini içerir. Bu tür riskler, Hidrosensus ve Su İzleme Çalışmaları ile belirlenebilir. Son olarak, maden sahalarında ortaya çıkabilecek her türlü kirlilik (evsel
ve endüstriyel) için tasarlanmış atıksu arıtma tesislerinin, günümüz madencilik sektörünün gereklilikleri doğrultusunda etkin bir şekilde kullanıldığının altını çizmek gerekir. Madencilik faaliyetlerinin etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi için susuzlaştırma faaliyetlerinin dikkatlice
planlanması gerekmektedir. Bu faaliyetler, maden sahasının işletilmesinin temel bir unsuru olarak kabul edilir. Faaliyet alanından yer altı sularının optimum koşullar altında etkin bir
şekilde tahliye edilmesi, doğru ve detaylı planlama gerektirir. Danışmanlık firmaları, sahaya özgü analizler yaparak, susuzlaştırma faaliyetlerinin en verimli şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla stratejiler geliştirirler.

Başka bir önemli konu, yağış ve yer altı drenaj sularının biriktiği atıksu toplama havuzlarıdır. Bu havuzlar, geçirimsizlik özellikleri ilgili atık yönetmelikleri doğrultusunda belirlenen standartlara uygun olarak tasarlanırlar. Kimyasal bileşimlerinin değerlendirilmesi, periyodik olarak gerçekleştirilen Su İzleme Çalışmaları aracılığıyla, ilgili yönetmeliklerin gerekliliklerine göre yürütülür. Bu tür yapıların, yönetmeliklerde belirtilen şartlara uygun olarak inşa edilmesi ve işletilmesi, maden sahasındaki su kaynaklarının korunmasında kritik bir öneme sahiptir. Maden sahası yönetimi ve su kaynaklarının korunması konularında, danışmanlık şirketlerinin üstlenmiş olduğu sorumluluklar bu bağlamda büyük önem arz etmektedir.

Detaylar Madencilik Türkiye Dergisi’nin 117.sayısındadır.

UYARI

Bu haber bir “Madencilik Türkiye Dergisi” haberidir. Her Hakkı Mayeb Ltd.’ye ait olup izinsiz olarak kopyalanıp yayınlanması suçtur ve yasaktır. Kaynak gösterilmeden kullanılması durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Kaynak gösterilerek kullanılmak istenmesi halinde “Bu haber/makale Madencilik Türkiye Dergisi’nden alınmıştır” ibaresi ile birlikte haberin linki verilmeli, link de web sitemize yönlendirilmelidir.

Epiroc
Önceki İçerikTürkiye Kritik Mineraller Zirvesi İzmir’de Gerçekleştirilecek
Sonraki İçerikKuvars Makina Dijital Madencilik Çözümleri ile Sektöre Öncülük Ediyor