İnsanlık tarihinin en eski ve meşakkatli mesleklerinden biri olan madenciliğin, modern insan hayatının inşasında yeri göz ardı edilemeyecek boyuttadır. Teknoloji ve sanayi devrimlerinde, sağlık, bilişim ve ulaşım gibi sektörlerin gelişmesinde kullanmış olduğumuz hammaddeler değişse de temel hammadde kaynağımız her zaman madenlerdir. Tüketim ihtiyacının çoğalmasına paralel olarak üretime duyulan ihtiyaç da gün geçtikçe artmaktadır. Bu süreçte, cevherlerimizi yeraltından yeryüzüne çıkararak tabii kaynakların en doğru biçimde ekonomiye kazandırılmasına katkı sağlayan, emek ve alın terinin simgesi haline gelen madencilerimizin 4 Aralık Dünya Madenciler Günü kutlu olsun!

OVP SEKTÖRÜMÜZE UMUT AŞILADI

Orta Vadeli Program (OVP)’da madencilikle ilgili olarak arama, işletme ve sürdürebilir madencilik politikalarına detaylı bir şekilde yer verilmesi sektörümüze faydalı olacaktır. Bu programda doğal kaynaklarımızın etkili kullanılması üzerine yer alan maddeler, ülke ekonomimize istihdam yaratarak endüstrinin gelişmesinde ilerleme kaydetmemize vesile olacaktır. Yatırım faaliyetlerinde en önemli ilkenin güven olmasına karşın, maden işletmesi faaliyete başlayana kadar yıllar süren izin sürecinin getirdiği belirsizlik, OVP’de ve 12. Kalkınma Planı’nda yer alan yönetimin tek bir mercide toplanmasına yönelik mekanizma oluşturulması ve ruhsat güvencesinin sağlanması maddeleri ile çözüm sürecine girerek yatırımcıya umut verecektir. Bakanlıklardan ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından beklentimiz mevzuata uygun şekilde hareket eden madencilerin önündeki bürokratik engellemeleri kaldırmaları ve herhangi bir sosyal tepki karşısında verdikleri izinlerin gerekçelerini izah ederek maden yatırımcısının arkasında durmalarıdır.

DOĞALTAŞ İHRACATIMIZ

Dünya mermer ve doğaltaş üretiminin %80‘ini yapan ilk on ülke arasında yer almaktayız. 2023 yılının üçüncü çeyreği sonunda, ihracatımız bir önceki yıla göre blok doğaltaşta %7, işlenmiş taşlarda ise %23 azalmış, toplam doğaltaşta ise %15 azalma göstermiştir. 2023 yılı üçüncü çeyreği sonu itibariyle toplamda yaklaşık 1,5 milyar dolarlık ihracat yapmış bulunmaktayız. Her sene yeni bir ihracat rekoruna imza atmayı hedefleyen madencilik sektörümüzün bu düşüşü, birtakım sorunlarla karşı karşıya olduğumuzu işaret etmekte. TÜMMER olarak sektörümüzün dertlerini biliyor ve çözüm üretmek adına var gücümüzle çabalıyoruz. Arama ve üretim faaliyetlerinde karşılaşmış olduğumuz zorluklar karşısında ne yapabiliriz arayışı içinde çözüm önerileri ile birlikte bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları nezdinde girişimlerde bulunmaktayız. Sektörümüzü daha iyi yerlere taşıyabilmek yegâne amacımız.

Yılın başından bu yana mevzuat çalışmalarımız devam etmekte. Maden Platformu’nu oluşturan başkanlarımız ile birlikte Orman Kanunu için hazırlanmış yasa teklifinde iki önemli husustan biri olan “izin verilebilir” ifadesinin mevcutta olduğu gibi “izin verilir” şeklinde düzenlenmesi konusunda Bakanlarımız ve bürokratlarımız ile yaptığımız görüşmeler olumlu sonuçlandı. Bir diğer konu ise Orman Kanunu’nun 16’ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği Taslağı’nda yer alan maddelere ilişkin gerekçeli görüşlerimizi Orman Genel Müdürlüğüne sunduk, takibini yapmaya devam ediyoruz. Geçtiğimiz yıl sonuna doğru Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından İstanbul’da madencilik faaliyetlerini büyük ölçüde yasaklayan ve kısıtlayan bir karar verilmesi üzerine söz konusu kararın iptali için yargıya taşınan davaya TÜMMER olarak biz de müdahil olduk. Biliyorsunuz geçtiğimiz aylarda ilgili mahkeme bu kararı iptal etti, konuyu yine takipteyiz.

Taş cenneti ülkemizde, ithal taşların kullanımı yönünde İthalat Genel Müdürlüğümüzle müteaddit defalar görüşmelerimiz oldu, bu yılın başından itibaren de biliyorsunuz 68.02 pozisyon no.lu ithal ürünlere ilave gümrük vergisi getirildi.

Genel Müdürlüğümüz ve Bakanlığımız ile yaptığımız bir diğer görüşme ise Maden Kanunu’nda yer alan UMREK maddesi. 2019 yılında Maden Kanunu’nda değişiklik yapılarak mermer ve doğaltaş ruhsat sahalarındaki muhtemel rezerv alanlarının beş yıl içinde UMREK Koduna göre kaynak ve/veya rezerv haline getirilmeyen alanların taksir edileceği hüküm altına alınmıştı.  TÜMMER olarak, yapılan düzenlemenin CRIRSCO’ya bağlı olan ülkelerin uyguladığı gibi, finans ihtiyacı veya borsaya tabi olunması ve benzeri gibi konularda UMREK koduna göre rapor hazırlanmasının zorunlu hale getirilmesi, diğer hallerde bunun zorunlu tutulmaması şeklinde. Umuyoruz ki, Şubat 2024’ten önce talebimiz doğrultusunda madde düzenlemesi yapılacak.

Yakın zamanda Çevre Yönetimi Genel Müdürümüzü ziyaret ettik. Özellikle fabrika atık ve artıkları ile ilgili sektörümüzün karşılaştığı konuları, devridaim suyu kullanımında oluşan atıkların depolanma hususlarını Genel Müdürümüze arz ettik.

Uğraşlarımızın sürdüğü bir diğer konu, Yüksek Fen Kurulu’nun Birliğimizden talebi üzerine yaptığımız doğaltaş listesi çalışması. Amacımız artık piyasadan kalkmış ya da rezervi bitmiş doğaltaşların listeden çıkarılması, birbirinin aynı olan taşların tek bir isim altında toplanması, birim fiyata esas ölçü birimlerinin geçişlerinde oluşturulacak formül üzerinedir. Tüm üyelerimizden, derneklerimizden bilgi talep ettik, gelen bilgiler doğrultusunda da listeyi revize ettik. Birim fiyat konusunda sektörümüzden de bir ricam olacak. Her yılın sonunda üyelerimizden birim fiyatları talep ediyoruz, üzülerek belirtmek isterim ki listenin dörtte birlik kısmına ancak cevap geliyor, böyle olunca da emsal teşkil edecek artışlar listeye giremiyor, ancak listenin büyük kısmına bir cevap alabilirsek, bizim gerçek satış fiyatlarımız da listeye işlenmiş olacaktır

AB ile imzalanan Yeşil Mutabakat kapsamında sektörümüzün karbon ayak izini azaltmak için, madenin arama, çıkarılma, taşınma ve işlenme faaliyetlerinin her aşamasında sorumlu madencilik bilinci sayesinde Sınırda Karbon Mekanizması Düzenlenmesi’nde sıranın doğaltaşlara gelmesini beklemeden çalışmalara başlamış bulunmaktayız. Madencilikte kullanılan enerji tüketimini azaltıp olabildiğinde yenilenebilir enerjinin kullanılması, atık oluşumu ve bertarafı gibi doğrudan çevre etkilerin minimum seviyeye indirmek üzerine çalışmalar yapmaktayız. Bu şekilde Türk taşımızın dünya çapında çevre dostu olarak tanınmasını amaçlıyoruz.

Yıkıcı afetlerde her daim hazır olan maden çalışanlarımıza, iş makinelerini ekipleri ile birlikte sahaya gönderen üreticilerimize bir kez daha şükranlarımızı sunuyor, sektörümüzde faaliyet gösteren tüm meslektaşlarımın, ekiplerimizin Dünya Madenciler Gününü kutluyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyorum.

UYARI

Bu haber bir “Madencilik Türkiye Dergisi” haberidir. Her hakkı Mayeb Ltd.’ye ait olup izinsiz olarak kopyalanıp yayınlanması suçtur ve yasaktır. Kaynak gösterilmeden kullanılması durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Kaynak gösterilerek kullanılmak istenmesi halinde “Bu haber/makale Madencilik Türkiye Dergisi’nden alınmıştır” ibaresi ile birlikte haberin linki verilmeli, link de web sitemize yönlendirilmelidir.

Önceki İçerikAli Emiroğlu: “Yeşil Dönüşüm Hedefinin Başarıya Ulaşmasında Madencilik Büyük Önem Taşıyor”
Sonraki İçerikAtlas Copco’dan Dünyanın İlk Batarya ile Çalışan Vidalı Seyyar Kompresörü