Çevkur Madencilik Genel Müdürü Mustafa Selçuk Çevik, madencilik sektörü gündemini değerlendirirken Ocak ayında İran’dan gelen gazda kesinti yaşanması yüzünden sanayinin zor bir hafta geçirdiğini belirtti. Çevik, sözlerini şu cümlelerle sürdürdü: “OSB’lere verilen enerjide kısıntıya gidilmesi sonucu 2020’nin bahar aylarındaki pandeminin ilk etkisinin atlatılmasından sonra hızlanan imalat sanayiindeki çarklar sert bir şekilde yavaşladı.”
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Ocak ayı Sanayi Üretim Endeksine göre sanayi üretiminin Aralık ayına göre yüzde 2,4 oranında azaldığını ifade eden Çevik, “Nitekim bu verinin habercisi İSO İmalat PMI raporu olmuştu: Türkiye İmalat PMI, ocakta 50,5 olarak ölçülerek Aralık ayındaki 52,1 olan seviyenin altında ve son sekiz ayın en düşük seviyesinde gerçekleşti.” dedi.
Aydan aya gerileyen sanayinin alt sektörlerinin hepsinde düşüş görüldüğünü aktaran Çevik, bundan sadece bir sektör hariç olduğunu, onun da madencilik ve taş ocakçılığı sektörü olduğunu söyledi. Sektörün üretiminin Aralık ayına göre yüzde 11,2 oranında arttığını dile getiren Çevik, “Elbette Aralık ayında Kasıma göre yüzde 3,4’lük bir düşüş söz konusuydu. Bunun bazı etkisi olduğu söylenebilir ancak Kasım ayında 132 olan mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış endeks değerinin ocakta 141,8 gibi yüksek bir seviyeye ulaştığını not edelim. Üstelik bu artış endeks serisinin gittiği üç yıllık dönemin en yüksek oranı olarak da kayıtlara geçti.” ifadelerini kullandı.
Bütün sanayi durmuşken sektörde hızlı artış yaşanmasının sebebine geçmeden önce imalat tarafında yaşanan kısmi duraksamada, döviz ve enerji fiyatlarındaki hızlı artışların da etkili olduğunu belirten Çevik, “Merkez Bankası’nın Ocak ayında yayınladığı Enflasyon Raporu’nun notlarında da belirtildiği üzere ihracatımızın yüzde 28,5’i doğrudan yüzde 45’i de dolaylı olarak (tedarikçilerinin ithal girdi kullanımı hesaba katılınca) ithalata bağımlı. Böyle olunca ithalat kaynaklı sert şoklar fiyat verme sorununu gündeme getirirken, üreticilerimiz sipariş alamama durumuna düşüyor, ürün teslimat süreleri de uzuyor. Oysa küresel rekabet göz önüne alındığında ürünü en hızlı şekilde müşteriye ulaştırmak elzem.” şeklinde konuştu.
Çevik sözlerini şu cümlelerle sonlandırdı: “Madencilik sektörünün ise ilk yatırım maliyetleri ve enerji kullanımı anlamında yerli ham madde ile çalıştığı için döviz fiyatları ve enerji maliyetleri kaynaklı şoklardan sanayinin diğer kalemleri kadar etkilenmiyor. Nitekim TÜİK verilerine göre madencilik ve taş ocakçılığı sektörünün ihracatı Ocak ayında geçen yıla kıyasla yüzde 48,1 oranında arttı. Ülkenin toplam ihracatındaki artış ise yüzde 17,2 ile sınırlı kaldı. İhracattaki artış sayesinde sektörün ciro endeksi yıllık düzeyde yüzde 132’den fazla arttı. Aylık artış da yüzde 18,7 ile aylık yurt-içi üretici enflasyonunun üzerinde kalarak reelde de ciro artışı olduğunu gösterdi. Böyle dönemlerde madencilik sektörümüzün kıymeti daha bir anlaşılır oluyor.”