Yazar: Zeki Sayılır
Son 20 yılda küresel bakır talebini karşılaşmak için madencilikten bakır metal üretimi yaklaşık 2 kat artarak yıllık 12 milyon tondan 23 milyon tona ulaştı. Bu dönemde üretimdeki artışın ana nedeni Çin’in şehirleşme ve elektrifikasyon ihtiyacından kaynaklanan talep artışı idi. Çin 2000 yılında 1,8 milyon ton bakır tüketirken 2020 yılına gelindiğinde tüketimini 6 kat arttırarak 13 milyon tona yükselterek global tüketimin %54’ünü temsil eder hale gelmiştir. İşte 2002 yılından sonra “Commodity Super Cycle-Emtia Super Dönemi” olarak adlandırılan emtia piyasalarındaki yükselişin asıl nedeni de Çin’deki bu tüketim patlamasıdır.
Son yirmi yılda emtia piyasalarındaki baş döndürücü hızlı yükselişten sonra bakır piyasası 2018 yılından itibaren çok daha büyük ve etkili yeni bir yükseliş dönemine girmiştir. Halihazırda global bakır metal üretiminin %54’ünü tüketen Çin’in yukarı yönlü talep baskısı oransal olarak düşük düzeyde olsa da devam etmektedir. Bakır talep denklemine Çin’den daha yüksek nüfusa sahip ve hızla sanayileşen Hindistan’ın eklenmesi ile bakır piyasası üzerinde çok daha büyük bir baskı oluşturacağı aşikardır.
Emtia konusunda araştırma yapan Yatırım Bankaları ve WoodMackenzie gibi Araştırma Merkezlerinin yaptığı çalışmalara göre gelecek 20 yıl içinde bakır talebi büyük bir sıçrama ile 2 kattan fazla artarak 60 milyon ton seviyelerini aşacaktır. Dünya nüfusunun %35’ini oluşturan Çin ve hızla gelişmekte olan Hindistan’ın artan bakır talebine ek olarak bakır tüketimini tetikleyen yeni teknolojilerin (elektrikli otomobil ve temiz enerji gibi) devreye girmesi ile talebin gelecek yirmi yılda 2 kat hatta 3 kat artarak 60 milyon ton seviyelerini aşması oldukça gerçekçi bir tahmin olarak gözükmektedir.
Yazının Devamı Madencilik Türkiye Dergisi’nin 121.sayısındadır.