İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu toplantısını, ‘sektör buluşmaları’ kapsamında bu ay Bursa’da gerçekleştirdi. Bursa’daki madencilerin bir araya geldiği Maden Mermer Üretici ve Sanayici İş Adamları Derneği (MADSİAD) iş birliği ile düzenlenen iftar yemeğinde, İMİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Eyüp Batal değerlendirmelerde bulundu. İMİB Yönetim Kurulu olarak görev aldıkları iki yılda yapmış oldukları gibi madencilik sektörünün tüm konu ve sorunlarına çözüm üretmek ve menfaatlerini korumak için göreve devam ettiklerini ifade eden Eyüp Batal, İMİB bünyesinde kurulan komitelerimiz ilgili oldukları alanlarda proje üretiyor, sorunlara çözüm geliştiriyor. İMİB faaliyetleri; liyakata dayalı, hızlı ve standart bir düzen içerisinde devam ediyor. 2024’teki faaliyetlerimiz hız kesmeden sürerken, yeni projeleri de hayata geçiriyoruz.” diye konuştu.
İMİB olarak, Türk doğal taşını dünyada bir marka haline getirmek için kapsamlı bir çalışmanın içinde olduklarına dikkat çeken Eyüp Batal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Projemizin adı ‘Land Of Stone’ yani ‘Taşın ana vatanı’ Biz, bu projeye bu ismi verdik. Çünkü, üzerinde yaşadığımız bu topraklar doğal taş tarihinin başladığı topraklar. Bu, bizim doğuştan ve doğal olarak hak ettiğimiz bir kavram. Bu proje ile Türk doğal taşının tanıtılması çalışmalarında çıtayı çok yükseğe koyacağız. Bu düşünce ile bundan 1 yıl evvel başlattığımız proje için profesyonel ajansların danışmanlığında, Ticaret Bakanlığı ile birçok istişare toplantısı gerçekleştirdik. Ve 1 yılı aşkın süredir titizlikle çalıştığımız projemize, devletimizin verdiği en prestijli ve yüksek bütçeli tanıtım desteği olan ‘Turquality’ desteğini de almayı başardık. Türk doğal taşını dünyaya tanıtacak olmak bizlerde büyük bir heyecan yaratıyor.”
İMİB olarak öncüsü oldukları projeye EİB ve BAİB’in de dahil olduğunu kaydeden Eyüp Batal, “Projenin arkasında Maden Sektör Kurulu’nun yer almasıyla birlikte sektörümüz adına güzel bir çalışma ortaya çıkacağına yürekten inanıyoruz. Projenin ana amacı sektörümüzü yani, sizleri karar vericiler ile buluşturmak. Ürettiğimiz taşlar mimari projelerde, sanat eserlerinde kullanılıyor. Ancak, ne yazık ki bu projelerin karar verici pozisyonunda olan mimarlar, mimarlık firmaları, yapı sektörü liderleri, sanatçılar ve tasarımcılar markamızı tanımıyor. Sektörümüz sadece ham madde tedarikçisi olarak anılıyor. Biz de bu proje ile ‘Turkish Stones’ markasını gölgeden çıkarıp, zirveye yerleştirmek istiyoruz. Dünyanın en güçlü karar vericileriyle direkt görüşeceğiz. Bundan böyle Japonya’dan Amerika’ya; Avustralya’dan Kanada ve Orta Doğu’ya kadar tüm dünyada yapılması planlanan büyük projelerde ‘Turkish Stones’ markası güçlü bir tercih olarak yer alacak. Bu proje, kesintisiz bir ticari heyet görevi görecek.” dedi.
Projenin ilk büyük adımının da atıldığı bilgisini paylaşan Eyüp Batal, şunları söyledi: “Uluslararası alanda dünyanın en prestijli mimarlık festivali ‘World Architecture Festival (WAF)’ ile sponsorluk anlaşması imzaladık. Dünyanın en büyük mimari projelerinin yarıştığı, yapı sektörünün geleceğine yön veren bu festival ile adımızı zirveye taşıyacağız. Bu sponsorluk kapsamında, festivalde ‘Best Use of Stone’ isimli bir özel ödül verilecek. Bu ödülü dünya çapında ‘doğal taşı en iyi kullanan’ proje kazanacak. Hem ödülü kazanan proje hem yarışmaya katılan diğer projeler hem de festivalin tüm tanıtım faaliyetlerinde, sosyal medyada, uluslararası yayın organlarında markamız sürekli temsil edilecek. Ayrıca, doğal taş konulu ve Türk doğal taşlarını tanıtan yine dünya çapında ünlü isimlerin katılacağı bir panel düzenleyeceğiz. Bu bağlamda, ülkemizdeki önemli karar verici pozisyonda olan mimarlık firmaları ve sanatçılarımızla birlikte bir de danışma kurulu oluşturduk. Bu kurulda yer alan yerli mimarlık firmaları hem kendi faaliyetlerinde hem de tüm uluslararası faaliyetlerde ‘Turkish Stones’ markasına desteklerini verecek ve markanın büyümesine katkı sağlayacak. Bu ilk adım. Bununla sınırlı kalmayacağız. Venedik Bienali, London Design Festival, Guangzhou Tasarım Fuarı, mimarlık ve ticaret fuarı BAU gibi daha birçok uluslararası organizasyona katılım sağlarken, potansiyel müşterilerimizi ülkemize getirecek adımları da planlayacağız. WAF’ı Türkiye’de gerçekleştirmek de büyük planlarımızdan bir tanesi.”
