Grafen

Türkiye’nin ilk seri grafen üretim tesisinin açılış töreni Ankara’da gerçekleştirildi. Açılış töreninde T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve Nanografi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatçı’da hazır bulundu.

Açılışı gerçekleştirilen tesis ile ülkemizin grafeni seri üretebilen 10 ülkeden biri olacağı belirtilirken tesis ile birlikte ülkemizin grafen üretiminin yıllık 100 tonun üzerine çıkacağı kaydedildi.

Çelikten 200 kat daha mukavemetli, bakırdan yüzlerce kat daha iletken, esnek ve hafif bir malzeme olan grafen sanayinin birçok alanında kullanılıyor. Ayrıca grafen tek atom kalınlığında 2 boyutlu bir nanomalzeme olarak nanoteknolojinin en kritik bileşenlerinden biri olma özelliği taşıyor.

Açılış töreninde söz alan T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank grafenin sanayi ve nanoteknolojideki önemine ve bu ürün sayesinde yapılabileceklere değinerek, “Grafen sayesinde daha uzun ömürlü malzemeler, ultra hızlı şarj edilebilen bataryalar, daha hızlı ve hafif uçaklar, vücuttaki nöronlara bağlanabilen biyonik cihazlar üretilebilecek, korozyon, ısınma ve iletim sorunlarına da çözümler getirilebilecek.” ifadelerini kullandı.

Dünyanın bu alandaki en kapsamlı kuruluşu olan Grafen Konseyi’nin yayımladığı “2020 Grafen Araştırma Raporu”na göre, sektörün karşılaştığı sorunların başında maliyet, seri üretim kabiliyeti, standart ve sertifikasyon problemlerinin geldiğini hatırlatan Varank, grafenin üretiminin kolay olmadığına dikkat çekerek, çevreci bir model oluşturulması, uygun üretim ve maliyet yönetimine sahip olunmasının da zorluklar arasında yer aldığını belirtti.

Bu zorluklar nedeniyle grafenin dünyada en çok Ar-Ge yatırımı yapılan ürünlerden birisi olduğunun altını çizen Varank, grafit üretim tesisi ile ilgili şu cümleleri kullandı: “Nanografi firmamız, bu olağanüstü malzemenin hem özgün bir yöntemle hem de standartlara uygun bir şekilde seri üretimini gerçekleştirdi. Bugün açılışını yaptığımız yatırımla Türkiye, grafeni seri üretebilen 10 ülkeden biri konumuna geliyor. Çevre dostu yöntemlerle, düşük maliyetli ve endüstriyel boyutta üretim yapacak bu tesis, kapasitesiyle dünyanın en önemli grafen üretim merkezlerinden biri olacak.”

Yabancı bir şirketin üretim lisansına bağlı olmadan, kendi kaynaklarımızla grafeni üretebiliyor olmamızın ülkemiz adına gurur verici olduğunu vurgulayan Varank: “Firmamızın Ar-Ge çalışmaları ve yatırımlarla edindiği yetkinlik ülke sınırlarımızı da aştı. Dünyanın en iyi üniversite ve araştırma merkezleriyle iş birliklerine, küresel şirketlerle tedarik sözleşmelerine ve ihracata dönüştü. Öyle ki bu tesis ürettiği grafen destekli endüstriyel ürünleri şimdiden 80’den fazla ülkeye ihraç ediyor.” diye konuştu.

Nanografi firmasının kuruluş sürecinden de bahseden, tesisin 2018’de KOSGEB’in teknoyatırım programı kapsamında projelendirildiğini belirten Varank, 2020 yılı sonunda üretime geçen tesise yaklaşık 4,5 milyon lira destek sağlandığını belirtti. Tesisin kamu-özel sektör dayanışmasının güzel bir örneği olarak üretime geçtiğini ifade eden Varank, konuşmasını şu cümlelerle sürdürdü: “Grafen başta olmak üzere ileri malzeme teknolojileri alanında yapılacak Ar-Ge çalışmalarına da destek olacak tesis, rekabetçi ürünlerin geliştirilmesine Türkiye’de ve dünyada öncülük edecek.”

Üretilen grafen sayesinde yüksek nitelikli kaplama ürünlerin de Nanografi tarafından geliştirildiğine dikkat çeken Varank, “İleri malzeme teknolojileri alanındaki bu yetkinlik, savunma sanayii, otomotiv ve havacılık projelerine katkı sağlamakla kalmıyor, talebe özel grafen destekli uygulamaların da önünü açıyor. Geliştirilen ürünlerin ticarileşmesine ve ilk siparişlerin alınmasına da tanıklık ediyoruz.” dedi.

Savunma Sanayii Başkanlığımızın grafen katkılı balistik plaka siparişi başta olmak üzere başka firmalar ile de iş birliği görüşmelerinin sürdürüldüğünü hatırlatan Varank: “Bu yatırımın büyük getirilerini önümüzdeki dönemde eminim çok daha fazlasıyla göreceğiz. İnşallah gerçekleştirdiği ihracatla, sağladığı katma değer ve istihdamla ülkemizin cari dengesine ve rekabetçi gücüne önemli katkılar sağlayacak.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Nanografi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatçı da Grafen Seri Üretim Tesisi’nin Türkiye’nin ilk, bölgenin ise en büyük hacimli nanoteknoloji yatırımı olacağını belirterek bu yatırımla yıllık grafen üretimlerinin 100 tonun üzerine çıkacağını vurguladı. Ahlatçı tesisle ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Kurduğumuz üretim hattı dünya genelinde grafen üretiminin zorluklarının çözüldüğü, standart kaliteyle kullanıcı dostu bir modele sahiptir. Bunu ihtiyaç halinde hızlı şekilde çok daha büyük hacimlere göre ulaşılabilir şekilde tasarladık.” dedi.

2019’da Ulusal Bor Enstitüsü ile grafen ve bor katkılı ülkenin ilk özgün lityum iyon batarya Ar-Ge projelerini başlattıklarına dikkat çeken Ahlatçı, çok güzel sonuçlar aldıklarını ve bunu yakın zamanda kamuoyuyla paylaşacaklarını duyurdu.

 

. .

UYARI

Bu haber bir “Madencilik Türkiye Dergisi” haberidir. Her hakkı Mayeb Ltd.’ye ait olup izinsiz olarak kopyalanıp yayınlanması suçtur ve yasaktır. Kaynak gösterilmeden kullanılması durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Kaynak gösterilerek kullanılmak istenmesi halinde “Bu haber/makale Madencilik Türkiye Dergisi’nden alınmıştır” ibaresi ile birlikte haberin linki verilmeli, link de web sitemize yönlendirilmelidir.

Önceki İçerikMaden Jeologları Derneği 4. Olağan Genel Kurulu Gerçekleştirildi
Sonraki İçerikTürkiye Yatırım Çekiciliği Açısından 77 Lokasyon Arasında 14. Sırada Yer Aldı