4 Aralık Dünya Madenciler Günü, pandemi koşulları altında çeşitli etkinliklerle kutlandı. Genellikle online platformlar üzerinden gerçekleştirilen etkinliklerin birçoğu sivil toplum kuruluşlarının (STK) organizasyonları ile gerçekleştirildi. Madenciliğin önde gelen STK’larının 4 Aralık Dünya Madenciler günü ile ilgili görüşleri ise şu şekilde oldu:
4 Aralık Dünya Madencilik Günü nedeniyle görüşlerini paylaşan Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB) Başkanı Mevlüt Kaya, madenlerin, insan hayatının her alanında yaşamı kolaylaştırdığını, refahını arttırdığını belirtirken ‘Hayatımız Maden’ mottosuyla, Türkiye’nin yer altı zenginliklerini ekonomiye kazandıran madencilerin bundan sonraki öncelikli gündeminin ‘Sürdürülebilir Madencilik’ olacağını ifade etti.
Madenlerin, toplumların refahı ve ekonomik kalkınmasının anahtarı olduğunun altını çizen Kaya, “Maden denildiğinde akla öncelikle sanayi gelse de aslında Hayatımız Maden! Bugün evimizde kullandığımız telefona, yediğimiz ekmeğe, su içtiğimiz bardaktan elimizden düşürmediğimiz tabletlere, uçaklardan gemilere kadar hayatımızın vazgeçilmezi olan birçok ürün farklı madenler içeriyor. Modern sağlık hizmetleri, bankacılık sistemleri, ulaşım, ısınma, gıda gibi birçok sektör maden sektörüyle yaşıyor. Hal böyleyken yani “Hayatımız bu kadar Maden” iken hem sürdürülebilir madencilik yapmamız hem de bunu kamuoyuna doğru anlatmamız gerekiyor.” dedi.
İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Aydın Dinçer, Türkiye’nin maden ve doğal taş zenginliğini ortaya çıkarıp kullanamadığını belirtirken bu durumun giderilmesi için de mevzuatın sadeleştirilmesi gerektiğini söyledi.
Dünya Gazetesi’ne görüşlerini aktaran Dinçer, “Maden ve doğal taş arama, bulma ve işlemeyi yavaşlatan iş süreçlerinin sadeleştirilmesi halinde yaşadığımız sorunu kısmen çözebileceğimize inanıyoruz. Bugün birçok işletmemiz yarı kapasite ile çalışıyor. Yine ruhsat güvencesine dair yeni düzenlemeler sektörümüzdeki yatırım iştihanı pozitif anlamda destekleyebilir.” şeklinde konuştu.
4 Aralık Madenciler Günü’ne özel olarak Analiz Gazetesi’ne açıklamalarda bulunan Türkiye Madenciler Derneği (TMD) Başkanı Ali Emiroğlu, bütün madencilerimizin ve madenci dostlarının 4 Aralık Madenciler Günü’nü kutladığını, maden şehitlerimizi saygı ve rahmetle andıklarını ifade etti. Emiroğlu, madenciliğin dünyanın en zor, en riskli ve en onurlu mesleği olduğunu belirtirken bugün madenler olmadığı takdirde hayatın da olmayacağını söyledi. Emiroğlu sözlerine şu cümlelerle devam etti: “Yaşadığımız ev, su içtiğimiz bardak, arabalar, aklınıza ne geliyorsa maden ürünleri ile yapılmaktadır. Bu yüzden toplum olarak madenlerimize sahip çıkmalıyız.”
Pandemiden ilk etkilenen sektörlerin başında madenciliğin geldiğini belirten Emiroğlu, ihracatının büyük bölümünü Çin’e gerçekleştiren ülkemizin de tüm dünya ülkeleri gibi salgından etkilendiğini söyledi. Salgının kontrolünün, aşının ve tedavi edici ilaçların bulunması ve ticaretin normale dönmesine bağlı olduğunu aktaran Emiroğlu, “Yine umutlarımızı koruyarak en az 2020 yılındakine paralel üretim ve ihracat yapmayı öngörüyoruz. Koronavirüs salgını tüm ülkelerde kendi öz kaynaklarının ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Madenleri hammadde olarak kullanan sanayinin, hammadde güvenliğinin ne olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Madencilik sektörünün gelişmesine bağlı olarak, birçok yerli makine ve ekipman sanayi de oluştu.” şeklinde konuştu.
Madencilikte iş sağlığı ve güvenliğinin de son derece önemli olduğu dile getiren Emiroğlu, önce insan, sonra çevre, sonra madencilik dediklerini, iş sağlığı ve güvenliğinin kültürleşmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği (TÜMMER) Başkanı İbrahim Alimoğlu, madencilik sektöründe gerek mevzuat, gerekse salgının seyri konusunda bir belirsizlik yaşandığını belirtirken, uzun süren bürokratik süreçlerin şirketlerin yatırım iştihanı kaçırdığını dile getirdi. Üretim için gerekli izinlerin uzun süreçlere yayıldığını da aktaran Alimoğlu, orman izinlerinde birkaç yıl süren izin müracaatları olduğunu söyledi.
Doğal taş ihracatında ilk beş ülkenin Çin, ABD, Suudi Arabistan, Irak ve Hindistan olduğunu sözlerine ekleyen Alimoğlu, 2020’de ihracat sıralamasında değişiklikler yaşandığını belirtti. Alimoğlu, İhracat ülkelerindeki inşaatların durmasının ve salgının bu değişimde etkili olduğunu da sözlerine ekledi.
